Press "Enter" to skip to content

Laos’ta Yetişkin Eğitimi / Prof.Dr. Ulaş Başar Gezgin

09.09.2021

Laos’ta Yetişkin Eğitimi

Prof.Dr. Ulaş Başar Gezgin
ulasbasar@gmail.com

Laos (tam adıyla Lao Demokratik Halk Cumhuriyeti), komünist parti ile yönetilen 5 ülkeden en az bilineni (diğerleri Küba, Vietnam, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti ve Çin Halk Cumhuriyeti). 7 milyon nüfuslu ülke, Tayland ve Vietnam’a komşu; bu iki bölgesel gücün bir çeşit çekişme arenası. Laoslular – ki kendilerine ‘Lao’ diyorlar- kültür ve dil olarak Tayland’a, yönetim biçimi, sömürgecilik ve karşıtı mücadele geçmişi dolayısıyla Vietnam’a daha yakınlar. Nüfusun yarıdan fazlası ateist Budist (çünkü Budizm, özünde tanrılı bir din değil – Hint yorumlarını saymazsak), üçte biri yerel halk dinine inanıyor. Türkiye’nin üçte biri bir yüzölçümüne sahip ülke, en yoksul ve son dönemde dışa açılma ve karma ekonomiye geçmeyle birlikte gelir dağılımı en eşitsiz ülkelerden. Bu kısa tanıtımdan sonra şimdi Laoların yetişkin eğitimini inceleyelim (*)

Laos-Vietnam-Çin

Laos’ta yetişkin eğitimi, 15-45 yaş arasındaki ekonomik olarak etkin olan nüfusu eğitmeyi hedefliyordu. Laos’un esin kaynağı, Kuzey Vietnam’da (diğer adıyla Vietnam Demokratik Cumhuriyeti) savaş sırasında uygulanan model. Bu model, savaş sonrasında geliştirilecekti. Modelin kökeni ise Çin’dedir.

Okumaz-Yazmazlık ve Anadilinde Eğitim

Laos, 1975’te krallığı devirip sosyalizmi kurduğunda, önünde büyük bir eğitimsiz ve özellikle de okumaz-yazmaz nüfus vardı. Okumaz-yazmaz oranı, dönemin Çin ve Vietnam’ınkinden daha yüksekti. Sosyalizm, eğitim sistemiyle, ‘yeni sosyalist insan’ı yaratmalıydı. Sömürgecilik ve krallık dönemi öğretmenleri ülkeyi büyük oranda terk ettikleri için, öğretmen açığı ciddi bir sorun olarak karşılarına çıktı. Diğer bir sorun, azınlıklardan oluşan nüfusun yoğun olduğu bölgelerde çoğunluk Lao dilinin ortak dil olarak kullanıma sokulması oldu. Nüfusun yaklaşık yarısı Lao, gerisi çeşitli etnik gruplardan oluşuyor. Bu nedenle, anadilinde eğitim önem kazanıyordu. Azınlık dillerinde radyo programlarıyla bu eğitim açığı kapatılmaya çalışılır. Zaten Lao devrimcilerin büyük bir bölümü azınlıklardan gelmeydi.

Tarafsız Kalamayan Eğitim

Lao halk eğitimi, Çin ve Vietnam örneklerinde olduğu gibi, okuma-yazma eğitimini yalnızca teknik bir iş olarak görmüyor, devrimi yaymanın bir aracı olarak da görüyordu. Halk eğitimi, devrim zamanında tarafsız olamazdı, bir taraf tutmak zorundaydı. Bu eğitim modeli, feodal kalıntılara, eski sömürgeci zihniyete ve gerici geleneklere savaş açacaktır.  

Bombalar Altında Halk Eğitimi

Savaş zamanında, diğer bir deyişle 1975 öncesinde, devrimcilerin kurtarılmış bölgelerinde bir yerel birimde okuma-yazma oranının düşüklüğü saptandığında, oraya bir halk öğretmeni atanır; öğretmen köylülerle ilk toplantısında, eğitimin bilgi demek olduğundan ve bilginin yabancı işgalini yenmek için gerekli olduğundan söz açardı. Köylüler içinde okuma-yazma bilenler gölge öğretmenler olurdu. Kimi örneklerde, okuma-yazma bilen çocukların gölge öğretmen olduğu da olurdu. Dersler zorunlu değildi, fakat akran baskısı ve yukarıdan gelen baskı, derslerin üstündeydi. Bombalar eğitim yılını sekteye uğratıyor, materyal yetersizliği doğaçlamayı özendirirken, yine de bu eğitim modeli, yerel nüfusun onda birine dokunarak bir yol almış sayılırdı.

Öğretmen Açığını Kapatmak

Devrim sonrasında, Laos’ta halk eğitimi, okumaz-yazmazlıkla mücadele programıyla başlatılıp ‘Kültürü Güncellemek’ adlı 3 dersle devam ediyordu. Bu 3 ders, ilkokula, sonraki 3 ders ise ortaokula karşılık geliyordu. Halk eğitiminde her 3 öğrenciye 1 öğretmen düşecek bir model söz konusu idi. Bu da, öğretmen açığı anlamına geliyordu. Bunu aşmak için, devlet, tüm okuryazarları göreve davet etti; ek iş gibi yapılan halk eğitimine katılan öğreticilere belli bir miktar ödeme yapıldı. Bunların içinde, memurlar, askerler, işçiler ve öğrenciler olduğu kadar Budacı rahipler de vardı.

Büyük Başarı

Etnik gruplar için ise iş daha da zordu; insan kaynağı açığı daha fazlaydı. Bu, şöyle bir modelle giderildi: Küçük bir gruba, başkalarına öğretmek koşuluyla okuma-yazma öğretiliyor. Bu koşulu yerine getirdikten sonra ‘Kültürü Güncellemek’ dersine geçiliyor; bunları bitirenler de yine, bilmeyenlere öğretiyorlardı. Bu ve önceki modelin başarıları, geçen yıllar içinde, önce % 80’lere sonra % 98.75 ulaşacaktı.

Kazananlar-Kaybedenler

Ders kitaplarına bakıldığında, bunların devrimci anlatılarla beslendiği ve yoldaşlık gibi değerlerin özendirildiği görülüyor. Halkın partiye, partinin halka yönelik sorumlulukları vurgulanıyor. Beden eğitiminin önemine dikkat çekiliyor. Devrimle birlikte, ülkenin eğitimsiz kesimlerinden gelme devrimciler, kralcı ve daha eğitimli kesimlere devrimci halk eğitimi veriyor; bu da, savaşın kaybeden tarafının eğitimi anlamına geldiğinden, çok verimli olamayabiliyor.

Partililer

Halk eğitiminden yalnızca halk değil, partililer de yararlanıyor. Eğitimsiz partililer çok fazla sayıda. Dolayısıyla, halk eğitiminin bir ayağı da devrimcilerin eğitimi. Devrim sonrasında, bakanlık görevlilerinin eğitimli değillerse halk okullarında eğitim görmeleri isteniyor. Fakat bir yandan da siyasal eğitim alan kadrolarda, fazla eğitime maruz kalmaktan kaynaklı bir isteksizlik söz konusu olabiliyor.

Sonuç

Asya’nın sosyalist ülkelerinde halk eğitimi okuryazarlıkla adeta özdeşleştiği için, okumaz-yazmazlık ortadan kalktığında, halk eğitiminin de önemi azaldı ya da öyle göründü. Fakat sonrasında, geçilen karma ekonomi modelleri, işgücünün sürekli olarak güncellenmesinin gerekliliğini gösterdi. Örneğin, Vietnam’da 2. dil Rusça’yken, İngilizce baskın çıkmaya başladı. Dil dışında, bilgisayar ve makine becerileri de oldukça hızlı güncelleniyor. Bundan sonrasında, Laos’u da içermek üzere Asya’nın sosyalist miraslı ülkelerinde okuryazarlık değil de piyasanın isterlerine bağlı olarak halk eğitiminin yine yükselişe geçeceğini ve kalkınma modelleriyle ilişkilendirileceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Küreselleşmeyle hızla bütünleşen eğitimli işgücü gereksinimi, halk eğitimini yeniden gündeme getiriyor – fakat daha çok, yetişkinlere yönelik meslek eğitimi olarak…

(*) Bu konuda, dikkate değer bir katkı, Creak (2018). Bu yazıda, bu metni özetleyip geliştiriyoruz.

Creak, S. (2018). Abolishing Illiteracy and Upgrading Culture: Adult Education and  Revolutionary Hegemony in Socialist Laos. Journal of Contemporary Asia, DOI: 10.1080/00472336.2018.1470251

 1,112 total views,  1 views today

Copyright © 2020 | Design & Development Serdar Kurtoğlu